Geçtiğimiz yüzyıldan itibaren insan hayatına giren havacılık fenomeni, ortaya çıktığı ilk günden bu yana pek çok alanda değişimi de beraberinde getirdi. Öncesinde imrenen gözlerle, merakla izlenen semalar, özellikle sivil hava taşımacılığın gelişimiyle erişilebilir hale gelip, geniş kitleleri havacılıkla buluşturdu. Hız ve konforun yanı sıra eşsiz bir emniyet kültürüne de sahip olan sektör, uzun yıllardır devam eden üstel büyüme trendini, teknik ve teknolojik gelişimlerin yanı sıra içlerinde ATCO’nun da yer aldığı çok sayıda profesyonele borçluydu. Günümüzde de emniyetten feragat etmeden, artan talebi kompanse edebilmek için verimlilik odaklı bir yaklaşım sergileyen havacılık endüstrisi, insan faktörü dinamiklerinin önem kazanmasıyla operasyonu bizzat yöneten personellere yoğunlaşmaktadır. Bu noktada hava trafiğinin yönetiminde nihai karar alıcı ve uygulayıcı olan kontrolörler, insan-makine etkileşimine sahip kompleks bir sistem içerisinde, bilişsel iş gücü yoğun görevleri ve emniyet-düzen-hız stratejisi güden “mindset”leriyle ilgi uyandırmaktadır...
ATCO: Teknik Bakış ve Organizasyonel Rehber, ATM ve ATS’in operasyonel manada ön cephesinde yer alan Hava Trafik Kontrolörlerini merkeze alıp, literatür taramaları ve argümanlardan istifade ederek, okuyuculara ATCO mesleğine yönelik temel ve kapsamlı bir içeriği holistik bir bakış açısıyla sunmayı hedeflemektedir. Bu amaç doğrultusunda gelişigüzel bir biçimde bilgileri bir araya getirmek yerine Bloom taksonomisinin üst basamaklarında olduğu gibi analiz ve değerlendirme içeren bir kavrayış tercih edilmiştir. Bir yanıyla mesleğe dair teknik bir bakış tasvir eden çalışma, diğer yandan da organizasyonel seviyede rehber olabilecek pratikler ve uygulamaları ihtiva etmektedir. Yedi bölümden oluşan kitap, ilgi alanına göre bilgi sahibi olabilmek maksatlı müstakil bölümler halinde okunabileceği gibi tümevarımsal bir metodoloji ile birbirini tamamlayan parçalardan oluşan bir bütün olarak da ele alınabilir. Kitabın önsöz bölümünde de bahsediği üzere bölüm içeriklerine göz atılacak olursa:
1.Bölüm: Ticari hava taşımacılığı tarihi özelinde kronolojik bir anlatı sunarken, fonksiyonel bir bakışla adım adım hava trafik hizmetlerinin ortaya çıkışına odaklanıyor. Öncesinde sadece VFR şartlarda ve pilotların sorumluluğunda kaotik bir biçimde devam eden havacılık serüveni, gerek dünya savaşlarının etkisiyle ortaya çıkan kümülatif yenilikler gerekse de savaş sonrası dönemlerde talebin sivil taşımacılığa kaymasıyla ATS hizmetlerinin ve regülasyonlarının peyderpey tezahür ettiği bir sürece evrilmekteydi. Teknolojinin gelişimiyle hava araçlarının daha yüksek süratlere ve irtifalara ulaşabilmesinin akabinde artan uçuş menzillerinin de etkisiyle hava sahası kullanıcılarının üstel bir şekilde çoğalmaya başlaması, uçuş emniyeti bağlamında bir dizi düzenlemeyi beraberinde getirmekteydi. Zira göklerdeki kuralsızlığın bedeli kanla yazılmış bir tarih olarak gözler önüne serilirken, bir yandan da yeni bir profesyonel meslek grubu olan ATCO’nun doğum sancıları sektör tarafından yakından takip edilmekteydi.
2.Bölüm: Uçuşların IFR şartlarda da yapılabiliyor olması neticesinde hava araçları arasındaki ayırma sorumluluğunun pilotlardan kontrolörlere kayması ciddi bir paradigma değişimine yol açmıştı. Mesaileri boyunca binlerce insanın uçuş emniyetini sağlayabilmek ve konforlu yolculuklarını asiste edebilmek için teknik ekipmanlar ve yoğun bir bilişsel kapasiteyle çalışan kontrolörler, tamamen sektörel ihtiyaçların doğurduğu, öncesinde tarifi olmayan özgün bir iş yapmaktaydı. Bu bağlamda gerek düzenleyici kurumlar gerekse de ANSP’ler vasıtasıyla ATCO iş tanımı ve iş analiz süreçlerine mercek tutulması ciddi bir zaruriyet oluşturmakta, yapılan iş ve görevlerin tetkik edilmesi, iş analizi gibi metodolojik bir yaklaşım gerektirmekteydi. Günümüzde de sıklıkla tercih edilen iş analizi ve değerleme süreçleri neticesinde; disipline teknik bir bakışın ötesinde mesleği uzun yıllar başarıyla icra edebilecek uygun adaylara erişebilmeyi hedefleyen işe alım kriterlerinden eğitime, lisans gerekliliklerinden ücret politikalarına kadar çok sayıda parametre ele alınmakta, özellikle organizasyonlar açısından gelecek projeksiyonlarına göre planlamalar yapabilme gibi kritik çıktılar sunulmaktadır.
3.Bölüm: İş analizi değerlendirmelerinin neticesinde, yapılan görevler ve işlerin analitik olarak belirlenmesinin akabinde işin gereksinimlerini yerine getirilebilecek ideal ATCO adaylarına erişebilmede yetenek setleri kavramı ön plana çıkmaktadır. Bilişsel iş yükü ağırlıklı bir iş olarak addedilen kontrolörlük mesleği için bilişsel yetenek setlerinin yanı sıra psikomotor, algısal ve sosyal olmak üzere gruplara ayrılabilen bir dizi meziyet daha gerekmektedir. Bunun yanı sıra zaman baskısına rağmen çok sayıda stresörün bulunduğu bir çalışma ortamında emniyetten feragat etmeden hızlı ve doğru kararlar alabilmek, meşakkatli bilişsel süreçler gerektiren eylemlerle izah edilmektedir. ATCO olarak çalışabilmek için gerekli “mindset” ise yeteneklerin ve bilginin uygun tutum ve tavırla eşleştiği yetkinlik temelli bir eğitimle inşa edilmektedir. Bu bağlamda havacılık profesyonelleri içerisinde en fazla pilotlarla yakınsanan kontrolörler için bahsi geçen yetenek setleri, bilişsel süreçler ve yetkinlik temelli eğitim, farklılıklar barındırdığı gibi kesişim kümelerini de gözler önüne sermektedir.
4.Bölüm: Dinamik çalışma ortamı, yapılan işin kompleksliği, belirsizlik durumları ve acil durum senaryoları gibi çok sayıda değişken, ATCO mesleğinin talepkâr doğasına işaret etmektedir. Günden güne artan hava sahası kullanıcıları ve trafik sayısı ATCO iş yükü açısından çarpan etkisi yaratmaktadır. HM (human-machine) bir sistem içerisinde ön cephede çalışan kontrolörler; bilişsel iş yükü yoğun bir mesleği yerine getirmekte, iş yükünün bilişsel kapasiteyi geçmeye başladığı senaryolarda operasyonel manada gerek çalışma stratejileri (emniyet-düzen-hız) gerekse de prosedürel uygulamalarda sapmalar yaşayabilmekte, çok sayıda “trade-off” gözeterek çözüm odaklı bir yaklaşım benimsemektedir. İş yükünün yanı sıra çalışma pozisyonlarında nihai karar alıcı ve uygulayıcı olan kontrolörler, akut ve kronik stresin ötesinde “critical incident stress” fenomeniyle de yüzleşmek zorunda kalabilmektedir. Son olarak vardiyalı çalışma düzeni ve gece mesailerinden sebep bilişsel aktiviteleri doğrudan etkileyen uyku ve yorgunluk problemleri de ayrıca ele alınmaktadır.
5.Bölüm: Havacılık merkezli kaza-kırım olayları ve hadiseler incelendiğinde, 1970’ler itibariyle makine etkisinin azalıp ekseriyetle insan faktörünün ön plana çıkması, konvansiyonel sistem kavramından sıyrılan yeni yaklaşımlara kapı aralanmasına yol açtı. Geçmişte sadece insan hatası olarak yaftalanan hadiselerin, arka planlarındaki organizasyonel sebeplere göz atarak, kök nedenlerine inme modern bir bakış açısı sağlamaktaydı. Bu doğrultuda bölüm içerisinde ATCO özelinde insan faktörlerine parantez açılarak, hata ve ihlal kavramlarına değindikten sonra organizasyonel bağlamda nasıl emniyet kültürüne inşa edilebileceği tartışılıyor.
Hudson, Reason, Dekker, Rasmussen gibi saygı duyulan önemli isimlerin fikirleri doğrultusunda “just culture” kavrayışına mercek tutularak, pozitif emniyet kültürüne giden yol aydınlatılıyor. Mesleğe artı değer katan sinerjik çalışma ortamını destekleyen; esnek kültür, gönüllü raporlama ve öğrenme kültürü gibi fenomenler detaylandırılıyor. Son olarak ATCO veçhesinden motivasyon ve iş tatmini kavramları irdelenirken, Daniel Pink’in ortaya attığı motivasyon 3.0 yaklaşımının ANSP’ler tarafından benimsenmesinin, kontrolörlük gibi problem çözme, bilişsel süreçler ve yönetici işlevler ağırlıklı bir meslek grubunda yararlı olabileceği vurgulanıyor.
6.Bölüm: Otomasyon seviyesinin kademeli değişimi ve özellikle 3. Dalga Yapay Zekâ entegrasyonun sağlayabileceği kolaylıklar ve potansiyel tartışmalı konular, ATM ve ATCO özelinde değerlendiriliyor. Otomasyon seviyesinin peyderpey değişimi ve bu duruma gelecekteki ATM sistemlerinin nasıl uyum sağlayabileceği, SESAR ve NEXTGEN projelerinden örneklerle ele alınıyor. HM (insan-makine) etkileşimi ihtiva eden sosyo-teknik yapı olarak adlandırılan ATM sistemleri içerisinde, operasyonel manada başat unsur olan ATCO’nun, otomasyon ve YZ destekli gelecek ATM sistemleri projeksiyonunda maruz kalabileceği yeni zorluklar, insan faktörleri bileşenlerini de gözeterek irdeleniyor.
7.Bölüm: İş analizi bölümünde ATCO meslek tanımı ve iş gereksinimleri başlıklarında daha çok işe alım kriterleri ve farklı yöntemler içeren iş analiz çalışmalarına değinilirken, çalışmanın bu bölümde ise tamamlayıcı bir bağlam sunan insan kaynakları, sosyal haklar ve özlük hakları hususlarına parantez açılıyor. Profesyonel bir meslek olarak ATCO’nun tanınır hale gelme sürecinde ILO faaliyetleri ve IFATCA’nın çabalarına yoğunlaşılırken, bir yandan da günümüz modern ANSP yapısı içerisinde yer alan kontrolörlerin, CANSO değerlendirmelerinde göze çarpan trendler ve uyumsuzluklar okuyucunun dikkatine sunuluyor. Son olarak Birleşik Krallık özelinde NERA raporuna değinilerek, günümüz modern havacılık endüstrisinde ATCO’nun konumu ve statüsünün altı çiziliyor.
Kitabın tamamını okumak için aşağıdaki uygulamayı kullanabilir ya da indir seçeneğini tercih edebilirsiniz. Görüş ve önerilerinizi yorumlar bölümünden aktarabilir ya da iletişim formu vasıtasıyla iletebilirsiniz.
11.01.2024 tarihi itibariyle temel yapı korunarak; tekrardan gözden geçirilip, otomasyon ve yapay zekâ bölümü eklenmiş, daha fazla argüman ve içerikle zenginleştirilmiştir. Çalışmayı orijinaline sadık kalarak, telif uyarılarını gözden geçirdikten sonra yazar bilgilerine atıfta bulunup paylaşabilirsiniz.(alert-warning)
Kuşkaya H.O., Varlık F., ATCO - Teknik Bakış ve Organizasyonel Rehber V3.0, Nisan 2023.(alert-success)
(getButton) #text=(ATCO - Teknik Bakış ve Organizasyonel Rehber) #icon=(download) #color=(#1bc517)
Oldukça detaylı ve teknik bir rehber olmuş. Yazması da düzenlemesi de büyük emek gerekmiş belliki. Tebrikler.
YanıtlaSil